6 Ocak 2016


Dün Tepe Nautilus alışveriş merkezindeki müzik pazarına gittim. Ben daha kapsamlı bir şey hayal etmiştim ama bayağı mini bir pazardı. Beş bilemediniz altı stant vardı sadece. Ağırlıklı olarak plak, bir miktarda video kaset, DVD, CD gördüm. Birkaç pikap dışında elektronik pek bir şey de yoktu. Hammer Music, Rainbow45 Records, Mega Müzik gibi ciddi plak dükkânları stant açmıştı neyse ki. “Yam yam” tabir ettiğim sahaflar yoktu. Plaklar makul fiyattaydı. Ben de uzun bir zaman süre ilk kez iki eski baskı plak aldım. Mega Müzik standındaki plak “box-set”lerine ağzımın suyu aktı tabii (özellikle Beatles kutusuna) ama elbette benim için öncelik her zaman yerli plaklarda. Sözgelimi bir Kibariye plağı, Beatles plağından daha önemli benim için, öyle bir manyaklık işte ne yaparsınız.


Eve gelip internete girince Zehra Eren’i kaybettiğimizi öğrendim. İçim acıdı. Bu Ocak-Şubat ayları hep böyle kayıplarla geçiyor nedense.


Duyduğum en etkileyici kadın seslerinden biri, gördüğüm en güzel kadınlardan biriydi Zehra Eren. Ben çok geç tanıdım onu. 2003 yılında Ankara’da Kavaklıdere Rotaract kulübünün düzenlediği, benim de hasbelkader danışmanlığını yaptığım Tangoya Saygı gecesinde ödül alanlardan biriydi. Yirmi yıldır sahneye çıkmayan Zehra Eren, o gece orkestra eşliğinde üç şarkı seslendirmişti. Büyülenmiştim adeta. O dakika hayranı olmuştum. Nezaketi, zarafeti, “aura”sı ama en çok sesi…


Yıllarca radyo emisyonlarında ve sahnede tango söylemiş ama gelgelelim pek az sayıda plak doldurmuştu Zehra Eren. Kalan Müzik’in bastığı “Tangolar” albümündeki tek tangosu dışında ona ait bugünlere ulaşan yayımlanmış bir kayıt yoktu. Bu nedenle TRT, 2014 yılında arşivindeki emisyon kayıtlarından derlediği bir Zehra Eren seçkisini, üstelik plak formatında yayımlayınca çocuk gibi sevinmiş, duyduğum gün koşa koşa Harbiye’deki radyo binasına gidip, plağı satın almıştım. Hatta Erdener Abi’yi (Koyutürk) aradığımı hatırlıyorum o heyecanla. Tango dünyasının cengaveridir çünkü Erdener Abi. Yaparsa bir tek o yapabilir, Zehra Eren’i o yaşında stüdyoya sokup yeni tangolar kaydedebilirdi belki. O da böyle bir niyetinin zaten var olduğunu söylemişti bana. Ne çare, olamadı. Bir devrin son tanıklarından, son izlerinden birini daha yitirdik. 

Aşağıdaki video, yukarıda bahsi geçen Tangoya Saygı gecesinde Zehra Eren'in sahneye çıktığı bölüm. Yıllar sonra arşivden bulup çıkardım ve internete yükledim. Bugüne kısmetmiş.



Yavuz Hakan Tok

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder